Blog

Schrödinger’in Kedisiyiz

Haberdar et...
Paylaş; başkaları da faydalansın!

Schrödinger'in KedisiSchrödinger’ in Kedisi;

Basitçe şöyle açıklayayım bu teoriyi;

Dış çevreye tamamen kapalı bir kutumuz var, kutunun dışında birisi olarak içerisini göremiyoruz, içerisinde ne olduğunu duyamıyoruz, içinde ne olduğuna dokunamıyoruz, içerisi ile her hangi bir elektronik ya da magnetik sinyal alış verişimizde yok, yani bizim ile kutunun içerisinde ne olduğu ile ilgili hiçbir irtibatımız yok.

Eski klasik masa üstü saatleri gibi ayarlandığı alarma zamanı gelince tokmağın sağ ve sol tasraflarında bulunan çanlara vurarak uyaran Hassas bir atom saatimiz var, ama çan yerinde namlusuna mermi verilmiş dolu bir tabancamız var, saat gelince mekanizma tetiğe basacak, tekrar tekrar tekrar…

Tabancanın nişangahına ise Schrödinger’ den aldığımız o ünlü kedisini yerleştiriyoruz.

Kolumuzdaki saat; 11:00:00 ile kutunun içerisine yerleştirdiğimiz saat eşzamanlı ve tam bir saat sonrasına 12:00:00’ a alarmlarını ayarlıyoruz,

Kutuyu kapatıyoruz, şimdi kutunun içi ile aramızda hiçbir irtibatımız yok!

Zaman geçmiş ve kolumuzdaki saatimiz 11:59:55 olsun şu anda…

11:59:56,

11:59:57,

11:59:58,

11:59:59,

12:00:00 ve o an işte,

Bulanık mantığın oluştuğu nokta,  Schrödinger’ in kedisinin yaşam ile ölüm arasında bulunduğu o an, merminin kalbi ile mesafesinin “0” – sıfır olduğu o an, Schrödinger’ in kedisi yaşıyor mu ölümü, o an Schrödinger’ in kedisi hem yaşıyor hem de ölü!

Teoriden çıkarak gerçek yaşama geri gelelim,

Unutmayın şu anda da gönlünü kırdığınız birini bir daha hiç göremeyecek olabilirsiniz!

Paylaş; başkaları da faydalansın!

Bu yazı http://www.omurokur.com/2013/09/schrodingerin-kedisiyiz/ adresinde yayınlanmıştır.

Haberdar et...